9 Eylül 2014 Salı

Sosyal Etki : the Core77 2014 Design Award

1995 yılından beri profesyonel tasarımcıların, tasarım öğrencilerinin ve tasarım severlerin dünya çapında sesi olmayı başarmış the Core77; yayınladığı makaleler, düzenlediği forum ve çeşitli etkinlikler ile tasarım dünyasındaki gelişmeleri yakından takip etmeye devam ediyor. Günümüz dünyasının üretiminde “tasarım” faktörünün etkileri düşünüldüğünde, the Core77 Tasarım Yarışması, yayınladığı 17 farklı kategoriyle tasarımcı, araştırmacı ve yazarlara; dünyayla iletişim kurmalarını sağlayacak olanaklar sunuyor. Mobilya, iç mekan, ışıklandırma tasarımı gibi alanların yanısıra; yazı ve eleştiri, strateji ve araştırma, servis vb. gibi bir çok farklı kategorisi bulunan yarışmanın 2014 yılı “Social Impact” yani, “Sosyal Etki” kategorisi, farklı coğrafyalara ilişkin bir çok probleme, tasarım pratikleri üzerinden çözümler üretiyor.


Profesyonel kategorisinde yer alan ilk tasarım, Sam Rulli (Xylem Essence of Life) tarafından, suyun yer çekimi kuvveti yönündeki hareketinin insan ağırlığıyla ilişkilendirilerek tarım ürünlerinin sulanması programına dayanan; küçük çiftlik sahipleri için tasarlanmış "Saajhi Stepping Pump", yakın su kaynaklarından suyun taşınması işlemine yönelik olarak geleneksel taşıma yöntemlerine kıyasla %40 daha az su kaybı sağlıyor. Xylem’in Afrika, Güney Amerika, Orta Asya ve Hindistan’da yaptığı araştırmalara göre, küçük boyutta çiflik sahibi olan kişilerin, tarım alanlarının en verimli şekilde üretimde olabilmesi için gerekli olan sulama ekipmanlarının gerekliliğinin, coğrafi ya da maddi yetersizlik sebebiyle karşılanamamasını merkeze alarak gerçekleştirilmiş olan proje, asgari geçimlerini sağlamaya çalışan çiftçilere odaklanmakta.


“3D Printed Personal Ekso” adlı diğer eşdeğer tasarım, tekerlekli sandalye ihtiyacı halindeki kullanıcıları merkezine alan Ekso, dış iskelet (eksoskeleton) olarak tasarlanmış bir robot. Şu anda prototip olarak üretilmiş olarak üretilmiş olan robot, üç boyutu olarak üretilmiş eklem kısımlarıyla insan omurgası arasında bir bağlantı oluşturuyor. Gustavo Fricke ve Scott Summit’in (3D Systems, Ekso Bionics) biyoloji ve teknoloji arasındaki bir geçiş ürünü olarak tanımladıkları robot, ürün ağırlığı ve insan deriyle taması minimalize ederken; kişinin sosyal olarak çevreyle temasını, hareket yeteneklerini ve yürümesini sağlamaya ve maksimize etmeyi hedefliyor.


Esansiyel Tremor (Temel Titreme Rahatsızlığı) ve Parkinson gibi hastalıklara yönelik olarak geliştirilen, titreme halini geçeriz kılma teknolojisi Liftware; el ile gerçekleştirilen günlük eylemlerin olanaksızlığına odaklanıyor. “A Self Stabilizing Spoon for Hand Tremors” adlı tasarım, Liftware teknolojisiyle geliştirilen ve temel bir ihtiyaç olan yemek yemeyi, titreme rahatsızlığına sahip olan hastalar için sorunsuz kılmayı hedefliyor. Porfesyonel kategorsinin diğer bir eşdeğer ödülünü kazanmayı hak eden tasarım, dünya üzerinden yaşlı nüfusun %14’ünün sahip olduğu titreme rahatsızlığına yönelik olarak Anupam Pathak, John Redmond, Michael Allen tarafından geliştirilmiş.


Öğrenci kategorsinin ilk eşdeğer kazananlarından biri olan “Walter - Alter the Wheelchair” projesi, Christian Bremer ve Erik Ohlson tarafından geliştirilmiş. Walter, gelişmekte olan ülkelerde engelli bireylerin hayat standartlarının daha zor olduğu gerçeğini merkezine alarak geliştirilen, tekerlekli sandalye kullanıma yönelik ihtiyaçlara dikkat çekmeyi hedefleyen bir proje. Düşük maliyetli şekilde, engebeli arazi araçlarına benzer bir sistem ile geliştirilen Walter, eğimli yüzeylerde düşme ihtimalini ortadan kaldırırken; yer değiştirmek, masaya yerleşmek gibi eylemleri kullanıcının kendi isteğine göre ayarlamasına olanak sağlıyor.


Alzaymır (Alzheimer) hastarı ve yakınları için geliştirilen, tasarımcırı Migle Padegimaitei, Lina Trulsson, Darja Wendel, ve Emily Keller’ın basitçe “hatırlatıcı” olarak tanımladığı “Remind - Music for Memory)"; yarışmanın öğrenci kategorisinin eşdeğer kazananlarından biri. Dünya üzerinde yaklaşık olarak 5,5 milyon Alzaymır hastası, bugün bilinen tedavi yöntemlerinden biri olan müzik ile geçmişlerini hatırlayabilemekte ve çevreleriyle bir bağ kurabilmektedir. Dokunulabilir bir müzik çalar olarak tasarlanan cihaz, hastaların hatırlayamadıkları anları, onlar için geliştirilen kişisel mobil müzik programıyla, ihtiyaç duydukları anlarda onlara çalmayı sağlıyor. Hastalığın şiddeti ve etkilerini sosyal alanlarda ve günlük hayatta azaltmayı hedefleyen tasarımcılar; “Alive Inside” adlı, hasta insanlara müzik ulaştırmayı konu edinen bir belgeselden yola çıkarak geliştirdiklerini belirtiyor.


Son olarak, öğrenci kategorisinin eşdeğer kazananı olan Scott E Forsythe tarafından geliştirilmiş olan, “Additio Prosthetic tool System”; vücut uzuvlarını kaybetmiş bir çok kimse için günlük hayatlarını kolaylaştırmayı hedefleyen bir tasarım. Kol ve bacak kaybına uğramış bir çok insan için geliştirilen bir çok teknolojinin, maddi ve manevi olanaksızlıklar yoluyla bireylere ulaşamamasını konu edinen proje; uzuv kaybına sahip kişilere eklemlenen cihazlar yerine; çevresel koşulları bu bireylere göre geliştirmeyi öngörüyor. Günlük hayatta ev içinde kullanılan bir çok nesne ve elemanın basit değişikliklerle, uzuv kaybına sahip bireylere yönelik olarak geliştiren proje; yaşam kalitesini arttırmayı hedeflerken, farklı çevresel bileşenlerle bireylerin ilişkilerini destekleyerek güçlendirmeyi hedefliyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder